Yağ aldırma, vücuttaki fazla yağ dokusunun cerrahi yöntemlerle alınarak vücut hatlarının şekillendirilmesini sağlayan bir estetik operasyondur. Genellikle karın, bel, kalça, uyluk gibi bölgelerde uygulanır. Yağ aldırma ameliyatları her ne kadar yaygın ve güvenli olarak kabul edilse de, her cerrahi müdahalede olduğu gibi belirli komplikasyonlar meydana gelebilir. İşlem öncesinde ve sonrasında dikkat edilmesi gerekenler, bu komplikasyonların önlenmesinde önemli rol oynar.
Yağ aldırma ameliyatından sonra enfeksiyon riski mevcuttur. Enfeksiyon belirtileri arasında ateş, kızarıklık, şiddetli ağrı ve cerrahi bölgeden akıntı gibi durumlar yer alır. Enfeksiyon oluşması durumunda antibiyotik tedavisi uygulanabilir. Cerrahi bölgenin hijyenine dikkat edilmesi ve doktorun önerdiği bakım talimatlarına uyulması enfeksiyon riskini azaltabilir.
Yağ aldırma ameliyatlarından sonra nadir de olsa kan pıhtılaşması (derin ven trombozu) riski bulunmaktadır. Bu komplikasyon, kanın damar içinde pıhtılaşması sonucu meydana gelir ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bacaklarda şişlik, ağrı ve kızarıklık gibi belirtiler görülebilir. Ameliyat sonrası hareketsiz kalmamak, düzenli olarak yürümek ve doktorun verdiği önerilere uymak, pıhtılaşma riskini azaltır.
Yağ aldırma işlemi sonrasında şişlik ve morluk oldukça yaygındır. Bu durum genellikle işlem yapılan bölgede ortaya çıkar ve birkaç hafta boyunca devam edebilir. Şişliklerin tam anlamıyla geçmesi birkaç ayı bulabilir. Şişlik ve morlukların azalması için sıkı bandaj kullanımı ve doktorun önerdiği ilaçlar önemli rol oynar.
Yağ aldırma sonrası cilt yüzeyinde dalgalanmalar, düzensizlikler veya çukurlar oluşabilir. Bu komplikasyon, genellikle yağın eşit şekilde alınmaması veya cildin elastikiyetinin zayıf olması nedeniyle ortaya çıkar. Cilt yüzeyindeki bu düzensizliklerin bazıları zamanla düzelirken, bazıları kalıcı olabilir. İleri vakalarda düzeltici cerrahi müdahale gerekebilir.
Seroma, yağ aldırma ameliyatı sonrasında cilt altında sıvı birikimi sonucu oluşan bir komplikasyondur. Bu durum, ameliyat bölgesinde şişlik ve rahatsızlık yaratabilir. Seroma genellikle kendi kendine geçse de, bazı durumlarda doktor tarafından sıvının boşaltılması gerekebilir. Doktor tarafından verilen özel korseler ve bandajlar bu tür komplikasyonları önlemek için kullanılabilir.
Yağ aldırma işleminde simetri önemli bir unsurdur, ancak işlem sonrasında vücudun iki tarafı arasında asimetri oluşabilir. Özellikle işlem yapılan bölgelerde yağın eşit şekilde alınmaması veya vücudun farklı bölgelerinin farklı şekilde iyileşmesi nedeniyle bu asimetriler ortaya çıkabilir. Asimetrinin belirgin olduğu durumlarda, düzeltici bir işlem gerekebilir.
Yağ embolisi, yağ dokusunun kan dolaşımına karışarak damarlarda tıkanıklığa neden olması durumudur. Bu nadir fakat ciddi bir komplikasyondur ve hayati risk taşır. Yağ embolisi belirtileri arasında nefes darlığı, göğüs ağrısı, ani baş dönmesi ve bilinç kaybı yer alır. Bu belirtiler ortaya çıktığında acil tıbbi müdahale gereklidir.
Liposuction işlemi sırasında sinirler geçici olarak hasar görebilir, bu da ameliyat bölgesinde uyuşmaya neden olabilir. Çoğu durumda bu uyuşukluk birkaç hafta içinde düzelir, ancak nadiren kalıcı olabilir. Sinir hasarının kalıcı olması durumunda ciltte duyusal kayıplar meydana gelebilir.
Yağ aldırma işleminden sonra bazı hastalarda cilt elastikiyetinin azalmasıyla birlikte ciltte sarkma meydana gelebilir. Bu durum, genellikle büyük miktarda yağın alındığı ve cildin yeterince toparlanamadığı durumlarda görülür. Cilt sarkmaları genellikle yaşın ilerlemesi ve cildin elastikiyet kaybı ile ilişkilidir. Bu durum, lazer tedavileri veya germe ameliyatları ile düzeltilebilir.
Doku nekrozu, yağ aldırma sırasında cilt altındaki dokuların yeterince kanlanmaması nedeniyle ölmesi durumudur. Bu ciddi bir komplikasyon olup, ciltte renk değişikliği, yara ve enfeksiyon riskini artırabilir. Tedavi genellikle cerrahi müdahale gerektirebilir. Doku nekrozu, özellikle aşırı miktarda yağ alınan hastalarda ve cerrahın yeterince dikkat etmediği durumlarda ortaya çıkabilir.
Bazı hastalar yağ aldırma ameliyatı sonrasında bekledikleri estetik sonucu elde edemeyebilirler. Bu, yağın fazla veya yetersiz alınması, ciltte düzensizlikler veya asimetriler gibi durumlardan kaynaklanabilir. Ameliyat sonucundan memnun olmayan hastalar, revizyon ameliyatlarına başvurabilirler. Ancak bu tür düzeltici işlemler genellikle ilk ameliyatın üzerinden birkaç ay geçtikten sonra yapılabilir.
Yağ aldırma ameliyatı, istenmeyen yağlardan kurtulmak ve vücut şekillendirmek için etkili bir yöntemdir. Ancak her cerrahi operasyonda olduğu gibi, liposuction da bazı komplikasyon riskleri taşır. Enfeksiyon, kanama, şişlik, asimetri ve cilt düzensizlikleri gibi komplikasyonlar sık karşılaşılan sorunlar arasında yer alır. Ameliyat öncesi detaylı bir değerlendirme, deneyimli bir cerrah seçimi ve ameliyat sonrası bakım, komplikasyon risklerini en aza indirmek için önemlidir.